17 Aralık 2008

05 ŞUBAT 1 dakika, 33 saniye 1 dakika, 33 saniye.

Tarih 17 Aralık 2016... 2008'de doğan çocuk bugün 8 yaşında. Ağırbaşlı, mert, cüretkâr ve bir o kadar da meraklı. İçinde fazla heyecan kalmamış, tam olgunlaşma safhasında. Dert biriktirip, tecrübe klasörüne özenle dizmeyi öğrenmiş. Daha 1 yaşı dolmadan okumayı sevdiğinden beri öğrenme iştahı gün be gün artmış. Bugün bu çocuk 8 yaşında bir yetişkin. Bir 17 Aralık akşamında yine yalnız, yine dertli ama sabırlı. Sabrı iyi öğrenmiş olsa gerek, ki dışardan vurdumduymaz yaftasını yiyecek kadar da rahat. Çünkü biraz da gamsız. Dünyaya tutunmayı bıraktığından bu zamana dek, 2920 kez güneş doğup batmış. Dünyaya değil, hayata tutunan karakter bugün 97 aylık. Bir 17 Aralık akşamında yine düşünceli, duygusal ve biraz dağınık. Dağınıklığı, tecrübe raflarındaki boşa harcanmış vakitten. Yoksa dakiktir, değil tembelliğinden. Şimdi biraz sıkılgan, biraz solgun. Ama her zaman temkinli ve bir o kadar da umutlu. Umudunu yitirmekse en büyük korkusu. Hayalperestliği de ondan, budur en doğrusu. Umut hedeftir, hedef yoksa boşa yaşıyor insan. Bir 17 Aralık akşamında sessiz çığlıklar. İçindeki bekleyişin sebebidir bu serzeniş. Sabrın körelmesi değil, sadece sitemdir bu söyleyiş. Hayata bir adım daha atmaktan değil, yanlış basmaktan korkmaktır, titreyiş. Çaresiz gibi göründüğüne aldanmaz, hayattan ders alır, usanmaz. Kalem tutmayı iyi bilir. Sözcükler çıkarken ağzından, paklanmaz. Olduğu gibi çıkar ağzından, korkmaz. Dedim ya bir 17 Aralık akşamıydı, 8 yaşına girdi bu insan ve istemesek de geçiyor zaman...



17 Aralık 2008 hayata tutunduğum bir motor kazasıydı. 17 Aralık 2016'da kaleme aldığım bir yazı

İBRAHIM BAŞEĞMEZ

Acayip iyi bir yazı olmuş, abi. Eline sağlık :)

06 ŞUB 2021 Murat Doğan

MURAT DOĞAN

Nasıl bir ruh halindeysem artık :)

06 ŞUB 2021 İbrahim Başeğmez